“Mihriban” isimli iki güzel şiir ( ve türkümüz ) var; İkisi de birbirinden güzel; İkisi de büyük şair Abdurrahim Karakoç’a ait.
İki şiirin de ortak özelliği ( Özellikle “Unutursun Mihriban’ım” da ) bir erkek, bir kadının ( Mihriban ) falına bakıyor, “Hele bir evlen, oğlun kızın olsun, zaman geçsin, unutursun, yaşam böyle...” vb. diyerek akıllar satıyor.
Mihriban, bir kadın; Bizim toplumda kadının ağzı var, dili yok. Bir de kadın gözüyle görelim, Bir de kadın yüreğini dinleyelim dedik.
Acı olan unutmak mı? Yoksa unutulmak mı?
-----------------------------------------------------------
Unutursun demek dillerde kolay
Unutamıyorum gül yüzlü Alim
Ben tutsak Mihriban, evim bir saray
Avunamıyorum gül yüzlü Alim
Davulla, zurnayla silindi güya
En güzel duygular daldı uykuya
Cemreler düştükçe toprağa, suya
Uyutamıyorum gül yüzlü Alim
Gözlerim kör olmuş bakmaz yabana
Sevgin silinmiyor, tutmuyor yama
Kendimi unuttum, unuttum ama
Seni unutamadım gül yüzlü Alim
Çizgiler yüzümde süs desen, desen
Çizgiler ne yazar, bir bilebilsen
Yazdıran kör kader, yazılan da sen
Ölüm de silemez, gül yüzlü Alim
Şiirler yazmışsın yanık mı yanık
Türküler yakmışsın turnalar tanık
Sensiz geçen yıllar zifir karanlık
Uyuyamıyorum gül yüzlü Alim
Ne bir haber aldım, ne de bir selam
Doğmadan alnıma yazılmış belam
Ellerim titriyor, yetmiyor kalem
Anlatamıyorum gül yüzlü Alim
Unutursun demek kolaydır dile
Oğlun, kızın olsun demiştin hele
Dileklerin tuttu, fallara göre
Unutmak mümkün mü gül yüzlü Alim
Gömmeden bu aşkı kazmayla kürek
Ellerin elerime dokunsa gerek
Bebe değil ki bu, bir yanık yürek
Avutamıyorum gül yüzlü Alim
Gördüğüm bir düş mü yok mu süresi
Boynumda zincir mi aşkın çilesi
Ayrılıktan ölüme sınır neresi
Çizemiyorum gül yüzlü Alim
Sevda çekmeyene bir aşk masalı
Bir bedende gizli çift can misali
Neresi Mihriban, neresi Ali
Çözemiyorum gül yüzlü Alim